Lilypie Third Birthday tickers

Lilypie Fourth Birthday tickers

28 Eylül 2010 Salı

İLK DİŞİMİZE MERHABA.....

24 EYLÜL 2010 CUMA ve;
4. aydan bugüne beklenen ve 10.ayın bitimiyle o minicik ağızda beliren dişimiz çıktı sonunda.
Bursa'da Kevser yengesinin "aa bu kızın dişi çıkıyor" demesiyle, hepimiz birgün boyunca Defne her ağzını açtığında görmeye çalıştık inci tanesini. O gün tam belirgin olmayan fakat bugün iyice farkedilen, çıkmaya ve büyümeye çalışan 1 dişi var kızımın.
Çok şükür hiçbir sorun yaşamadık. Ne bir ateş ne bir uykusuzluk ne de bir huzursuzluk yaptı kızımda. Sadece bayramın ilk günüyle sık sık kaka yaptı ishal gibi. Ah dedim yola çıkıcaz birde bayram birde Bursa'da kalıcağımız günlerde diş çıkarır hastalanırsa diye çok korktuğumu söylemiştim eşime. Ama şükürler olsun şimdilik sessiz sedasız geliyor dişimiz. İnşallah diğerlerinde de hep böyle olur.

27 Eylül 2010 Pazartesi

EVİMİZE DÖNDÜK....

Herkese hayırlı haftalar olsun diyerek merhaba diyorum.
Benim tatil biraz uzun sürdü ve dün evimize döndük kızımla. Koca 15 gün geçti bayramla birlikte. Anlatıcak yazılacak çok şey var ama bir o kadarda evde yapılması gereken iş beni bekliyor.
Şimdilik bana biraz zaman. Biraz daha ayrı kalıcam buralardan.
Görüşmek üzere.....................

8 Eylül 2010 Çarşamba

HERKESE HAYIRLI BAYRAMLAR.....

Anlamadan geçe koca bir ay, tutulan oruçlar, her akşam yaşanan iftar telaşı derken bitirdik mübarek ramazanı ve geldi bayram.


Biz en güzel bayramımızı yaşayacağız sabah olduğunda. Babayı iki kişi bekliyeceğiz namaz dönüşü kapıda. Küçücük ama kocaman bir aile olacağız birbirimizle bayramlaştığımızda.


Defne var olduğundan bugüne hergünümüz bayram artık bizim. Meleğime güzel güzel anlattım "yarın bayram ve sen cicilerini giyeceksin" dedim o suratıma anlamsız sırıtıp baksada ve tüm gün "bugün bayram erken kalkın çocuklar" şarkısını söyledik oynadık kızımla.


Genelde bayramların ilk günü İstanbul'da bulunuyoruz eşimin akrabalarıyla görüşebilmek için. Sonra hemen Bursa yollarına düşüyoruz heyecanla. Heyecan diyorum çünkü Defne'yle her yolculuk her Bursa seyahati ayrı güzel. Yine Allah'ın izniyle yola çıkacağız bugün. Buralarda pek bayram havası yok gibi geliyor bana. Ama bizim oralar öyle değil. Bayram sabahları çok önemlidir mesela tüm aile toplanılır, baba ve abiler camiye gönderilir ve kahvaltı hazırlıkları başlar telaşla.Sonrasında eller öpülür dualar alınır anne babadan, her sene hep bir arada olalım diye ve kocaman masada toplanılır çoluk çocuk tüm aile. Eş, dost, akraba ziyaretleri, gelen giden derken çok yoğun dolu dolu geçer her sene Bursa'da bayram, daha doğrusu bizim ailede. Baklavalar, sarmalar, börekler of off neyse anladınız siz işte.


Ben yine hummalı çalışmalarım sonucu hazırladım bavulları:))

"Yolcudur abbas çantaları doldurmadan olmaz" diyerek ne var ne yok attım bavula herzaman olduğu gibi. Bu sefer kalıcıyız kızımla 1 hafta. Bu kısa tatil ramazan sonrası çok iyi gelecek bana. Sanırım eşimede:) Yokluğumuzu fırsat bilip biriktirdiği işlerini bitirmesini umuyorum.



Herkesin tüm islam aleminin ramazan bayramını kutluyoruz kızımla. Hergünümüz bayram tadında olsun inşallah.


HAYIRLI BAYRAMLAR.

KIZIMIN KİTAPLARI....




Defne her ne kadar dinlemekten hoşlanmasada annesi masallar okuyor bir hevesle hergün. Beğenir mi dikkatini çeker mi diyerek O'na uygun kitaplar seçmeye çalışıyorum. Uzun zamandır eline geçirdiği herşeyi önce ağzında deneyip sonra incelemeye alan kızım için aldım bu kitapları. Kalın ve sert olması çok iyi ağzıda erimiyor:)))) Birgün kitaplara bu yönde yaklaşacağımı hiç düşünmemiştim:)
İlgisini çekti çekmesine ama iş anne okumaya ve birşeyler uydurmaya başlayınca dinlemeden kaçıyor meleğim. Bende mama sandalyesine oturtuyorum, kısacıkta olsa okuma saatlerimizi atlatıyoruz böylelikle.
Bebek kitaplarında önerileriniz varsa bekliyorum.

7 Eylül 2010 Salı

DERGİMİZ GELDİ....



Adım adım, hamileliğim sırasında internette tesadüfen gördüğüm ve üye olduğum bu siteydi. Geçen haftalarda ısrarlı aramaları sonucu ikna edilmiş ve aylık dergilerine abone olmuştum. 9. aya ait kargomuzu 3 gün önce aldık. Açıkçası beğendim karalama için gönderdikleri kalem dışında tabiki. Sadece "Teşekkür ederim siz nasılsınız?" adlı kitabın sayfalarını öylesine bir çevirdim, tam inceleme ve okuma fırsatım olmadı bu yüzdendir ki bir yorum yapamıyacağım.



Gönderdikleri kalem o kadar hassas uçlu ki Defne'nin ağzı yüzü, kalemin değdiği her yer leke oldu. Kızımla karalama çalışması yapmak istedim fakat olmadı, kalemi dergideki karalama sayfası için kullanmaktansa, damaklarını kaşımak için daha uygun buldu prensesim:) Haliyle bütün surat kalem lekesi oldu.

Bakalım bir sonraki aylarda neler gelecek göreceğiz....

GECİKMİŞ BİR YAZIYLA 9.AY VE YAŞADIKLARIMIZ....

Merhabalar herkese, biz geldiiiiik. Biliyorum bu aralar hep gecikiyor ve boşluyorum bloğumu. Biraz daha boş kalacak sanırım buralar. Önümüz bayram ve koşuşturmaca geçiyor günlerim.

Çok zor şartlar altında yazımı yazmaktayım dostlar:)) Bilgisayarımın halini bir görseniz acırsınız bana. Cadı kızımla bazı görüşmelerimiz için bilgisayar karşısına oturunca, siz tahmin edin bu zavallı laptopun başına neler gelebilir.

Evet gecikmiş bir yazı. Defne 9.5 aylık şuan. Allaha şükür herşey güzel ilerliyor sağlıkla büyüyor kızım. Neler mi olmuş bu ay bir bakalım;

-kısacıkta olsa tay tay durabiliyor melek kızım,

-çok hızlı, çok rahat emekliyor, bazense yerden poposunu kaldırıp ellerinden destek alarak ayağa kalkmaya uğraşıyor ama nafile,

-artık bize oyunlar yapıyor emeklerken onu yakalamamızı istiyor çığlık atarak kaçıyor,

-çok karıştırmaya başladı bu kız, evde hep olmadık yerlerde:)

-hala çok hareketli maşallah, yürüdüğünde neler olacak merak ediyorum,

-en önemlisi odasını ayırdık artık kendi odasında kendi yatağında uyuyor prenses,

-9.ay la birlikte bir sürü şey söylüyor kızım kendi dilince, kimi kez bilerek kimi kez öylesine söyleyerek baba, dede, mama, del, dit veeee anne diyebiliyor(fakat bu aralar söylemiyor küstüm ona), bazense uzun uzun birşeyler anlatıyor tükürükler eşliğinde:)

-bay bay yapabiliyor gel gelle karıştırarak:)

-alkış yapabiliyor fakat bir elinin tersini çevirerek:)

-herşeye tutunarak ayağa çok rahat kalkıyor hatta isteyince koltuklara tutunarak adım adım ilerleyebiliyor,

-bu ay anneye düşkünlük daha bir belirginleşti sanki,

-menüsüne balık ilave edildi diğer öğünlere ve anne sütüne devam,

-uykuları gecede gündüzde çok iyi hep böyle devam etmesi dileğim,

-bazen kendi kendine dalıyor uykusuna, bazense ayakta sallanarak uyuyor,

-halen dişlerimiz çıkmadı beklemedeyiz,

- doktor kontrolümüz tam gününde olmadı fakat gecikmelide olsa 02.09.2010 tarihinde doktor amcamızın yanındaydık.Defnoş çok sağlıklı büyüyor allaha şükür. Kilosu 10440 gr, boy 74 cm olmuş, kocaman maşallah kızıma.

Şimdilik notlarım bunlar. Fotoğraf çekmekte zorlaştı yerinde durmadığı için o yüzden yukardaki resimde biraz kötü ama yinede güzel benim kızım:))

Herkese kucak dolusu sevgiler bizden.

2 Eylül 2010 Perşembe

ANLATILAMAZ YAŞANIRMIŞ.....


Nasıl mutluyum anlatamam.

Dün itibariyle kızım, o kısacık iki hececik ama anlamı çoooook büyük olan kelimeyi söyledi. "ANNE" dedi hemde arka arkaya, baştan pek umursamadım öylesine söylüyordur dedim ama baktımki tekrar tekrar söylüyor gözümün içine bakarak. Öyle heycanlandım ki sormayın. Kayınvalidemde bu kız anne diyor deyince tamam dedim doğru duyuyorum demek ki:)) Allah'ım sana binlerce şükür bana bu anı yaşattığın için. Nasılda güzel bir duyguymuş.

Eh önce baba sonra dede sonrada mama deyip beni en sona bıraksada kızım çooook mutluyum ben:))

Canım kızım seni çok seviyorum çok.

1 Eylül 2010 Çarşamba

AFACAN DEFNE....

Bu aralar sürekli girip baksamda takip ettiğim sitelere, bir türlü yazmak istemedi canım nedense kendi bloğuma. Bazen bir halsizlik, bazense evdeki başka işlere ayırdığım zaman dolayısıyla fırsat yaratamadım yazmaya. Kızımda bende çok iyiyiz Allah'a şükür.

Geçenlerde uzun zamandır kullanmadığımız ana kucağını çıkardım ortaya. Bakalım Defnoş ne tepki vericek merak ettim. Anaaam çıkarmaz olaydım. Görür görmez neler yaptı neler. Fotolar birazda olsa anlatıyordur sanırım:))


Miniminnacıktı kızım o zamanlar. İçinde kayboluyordu diyebilirim. Ama çok seviyordu çabucak alışmıştı ve çokta işimize yaramıştı bu anakucağı.

İlk oyuncaklarını tutmaya başladığında nasılda sevinmiştim. Kızım büyüyor artık demiştim.

Ya sonrası mı? İşte geçen gün kızımın yaptıkları,

İlk önce hevesle inceleme veee başlıyoruz:) Bir hışımla emekleyip üzerine saniyede çıkması ve az kalsın anakucağı, ana kucağı olmaktan çıkıp baba kucağı olacaktı:))

Buda mutlu son.....